ahmetbeyler
Yeni Üye
Ortalama 7-8 yıl, meskende yeterli bir bakımla 11-12 yıla kadar hayatını sürdürebilen muhabbet kuşlarının yanında bir muhabbet kuşu çeşidi olan papağanlar için ise bu müddet, tipine göre değişmekle bir arada 50 yıla kadar ulaşabilir.
Bilinenin bilakis pek hassas olan bu kafes hayvanlarının, çeşitli hastalıklara yakalanması bir çok kolay, uygunlaşması de bir o kadar şiddetli olabilir. Bu dostlarımızın uzun bir ömür sürmesi ve sıhhatlerini koruyabilmeleri için muhtaçlıkları olan ilgiyi göstermeli, onları her daim gözetim altında tutmalıyız.
Soğuk algınlığı, astım, ishal, bronşit üzere rahatsızlıklar yalnızca insanlara mahsus değil.
Muhabbet kuşları, hepimizin aşina olduğu ve daha evvel geçirdiği bu stil hastalıklara yakalanabilir. En sık görülen rahatsızlıklar içinde olan soğuk algınlığı, kuşların bulunduğu ortamın sıcak-soğuk istikrarının yanlışsız ayarlanamamasından kaynaklanır.
İnsanlar üzere vakit zaman kimi hususlara karşı alerjik tepki gösterebilmelerinin yanında, astım ve bronşit üzere çeşitli teneffüs yolu hastalıklarına maruz kalabilirler. Bu biçim rahatsızlıklarda ağzını daima açıp kapatan kuş, kuyruğunu daima olarak sallama eğilimindedir.
İshal durumunda ise beslenme programının bir daha düzenlenmesi gerekir. Yalnızca ince yem ve yulafla beslenmesi gereken kuşa, haşlanmış patatesle de destek yapılır. Pak su ve pak yem kullanması, bu hastalığın güzelleşme sürecinde pek değerli bir etken.
Ayrıca kuşlar, kanser ve tümör gibi hastalıklarla da savaşabilir.
Kuşların orta ara tüy değiştirdiğini biliyoruz fakat ya bu tüy dökümü hiç bitmiyorsa?
Muhabbet kuşlarının ve papağanların haftalarca hatta aylarca tüy dökmesine sebep olan Fransız tüy dökümü, çabucak hemen dünyaya yeni gelen yavruları tesiri altına alır.
Bu hastalık ölümcül değildir lakin ilerlediği takdirde kuşların uçmalarını engelleyecek hale gelebilir.
Yalnızca kuşlarda görülen bir hastalık çeşidi: Polyoma.
Genellikle genç kuşları tesiri altına alan ve ölümcül olma özelliği taşıyan Polyoma virüsü, papağanlarda da görülmekle bir arada yüklü olarak muhabbet kuşlarında rastlanır.
Virüse sahip bir kuştan başkasına geçen Polyoma’nın belirtileri; karında şişlik, kilo kaybı, kusma ve iştahsızlık formunda seyreder. Bu virüsten korunmanın en tesirli yolu aşıyken, virüse yakalanmış bir kuş için bilinen rastgele bir tedavi bulunmamakta.
Üreme, taşınma ya da arkadaşının mevti üzere gerilimli durumlara maruz kalan kuşlarda görülebilen “Pacheco hastalığı”.
Ağırlıklı olarak papağanlarda ortaya çıkabilen, uyuşukluk, titreme ve yeşil dışkı üzere semptomların varlığıyla anlaşılan bu rahatsızlık viral ve ölümcüldür. Stres altında kalan kuşlarda kendini gösteren Pacheco, çoklukla sümük ve dışkı ile bulaşır.
Erken teşhis pek değerlidir. Tedavi edilmediği takdirde kuşu tesiri altına alan bu virüs, böbreklerde kalıcı hasar bırakır.
Kuşunuzun sesinde bir kalınlaşma hissediyorsanız niçini Guatr olabilir.
Çoğu kuş tipinde görülebilen guatr, bilhassa muhabbet kuşlarında çoğunlukla rastlanır. Çeşitli beslenme kusurlarından kaynaklanabidiği üzere kuşların iyot tüketiminin yetersiz oluşuyla da ortaya çıkabilir.
Kuşlarda istikrar sorunu yaratan “Romatizma”.
Banyonun akabinde ıslak ya da nemli tüylerle geceyi geçiren kuşlarda yüklü olarak ortaya çıkabilen romatizma, kuşların tüneklerinde tutunamayıp düşmesine sebep olur. Düştükten daha sonra ayağa kalkamadıkları gözlemlenir, hatta yürümekte zorluk çekerler.
Kuşlardan insanlara bulaşan hastalıklar kategorisine giren Psittakoz, bir öteki ismiyle “Papağan Ateşi”.
Kuşlarda sık rastlanan rahatsızlıklardan olan papağan ateşi, çoklukla papağanlarda görülür. Nefes darlığı ve göz çapaklanması en yaygın belirtilerindendir.
Ayrıca grip ile benzerlik gösteren bu rahatsızlıkta kuş, hasta olduğundan haberdardır ve diğerlerine bulaşmasına mani olmak için insanlardan ve öbür canlılardan uzaklaşma eğilimindedir.
İnsanlara bulaşması durumunda ateşli zatürre üzere ağır bir gribal enfeksiyonla kendini gösterir. Papağan, kafesin bir köşesine çekilmesiyle dikkati çeker ve karantina altında güzelleşme sürecine hazırlanmalıdır.
Parazit içeren organizmaların sebep olduğu “Knemidocoptes Akarları”.
Bu organizmalar, hava yolu ile taşınarak muhabbet kuşlarının gaga ve bacaklarına bulaşır. Kuşlarda görülen pul pul dökülmeler ve küçük oyuklar bu hastalığın habercisi olabilir.
Bunun yanında kuşların bedeninde yaşayan iç parazitler de vakit zaman kimi hastalıklara davetiye çıkarabilir. Bu parazitlerin belirtileri halsizlik, iştah kaybı ve ishaldir.
Kuşunuz, kaşınmaktan tüylerini yolma derecesine getiriyorsa “Kırmızı Akar” isimli dış parazitlerin tesiri altında olması olasıdır.
Bir öteki parazitin sebep olduğu bu rahatsızlık, kuşların kanatlarının ortasında yaşar. Kırmızı Akarlardan muzdarip olan canlı, kaşıntısını hafifçeletmek için tüylerini yolmaya çalışır. Bu şekil rahatsızlıkların önüne geçmek için ise kuş ve kafes paklığına pek dikkat edilmelidir.
Kafes paklığına dikkati çeken öteki bir rahatsızlık ise “Giyardiya Kisti”.
Papağanlarda bir kistin sebep olduğu ve bir kuştan başkasına bulaşarak geçen Giyardiya, antibiyotik ile tedavisi mümkün bir hastalık. Kuşu bu hastalıktan korumanızın en tesirli yolu ise yaşadığı ortamın paklığını nizamlı olarak yapmak.
Muhabbet kuşlarının deri ve tüy sıhhatini tesiri altına alan “Ema Sendromu”.
Ema, kanatlarda morarma ve kabuklanmayla ortaya çıkar. Bu sendroma sahip kuşlarda kan izlerine rastlamak da mümkün.
Yemek yemeyi bırakan ve gerilimden tüylerini yolma eğiliminde olan bir kuşunuz var ise “depresyon” geçiriyor olabilir.
Dışarıdan gözlemlenebilen hastalıkların bilakis, depresyon içerden bir sebeple ortaya çıkar. Bu noktada kuş sahiplerine fazlaca iş düşüyor. Kuşunuzun kendini âlâ hissetmesi ve modunun yükselmesi için efor sarf etmezseniz, bu depresyon mevtle sonuçlanabilir.
Acil bir müdahale gerektiren “Çiçek hastalığı”.
Kuşların göz etrafı, gaga ve ayaklarında belirtileri görülen çiçek hastalığı, pek bulaşıcıdır. Gerekli olan tedavi süratli bir biçimde uygulanmazsa kuş, kısa mühlet ortasında ömrünü kaybedebilir.
“Kursak İltihabı”, bir öbür ölümcül hastalıklardan.
Muhabbet kuşlarını, yakalandıklarında bir çok tesiri altına alan kursak iltihabı, çeşitli zerzevat ve meyvelerdeki zirai ilaç kalıntıları sebebiyle ortaya çıkan bir hastalık.
Gaganın kirli görünümü, pembeleşmiş bir cilt ve iştah kaybı bu hastalığın belirtileri içinde. Kursak iltihabına yakalanan bir kuşun ortalama hayat müddeti ise 3-5 gün aralığında.
Dişi kuşların üreme organlarına saldıran “Kahverengi Hipertrofisi”.
Yaşlı ve dişi kuşlarda görülen bu hastalık, hormonal bir bozukluktur. Üreme organlarında tümör oluştuğunda ve bu hormonal değişiklikler gerçekleştiğinde, muhabbet kuşunun burun deliklerinin yer aldığı kısımdaki cere kısmının renk değiştirdiği görülür.
Belirtilerinin tıpkı olması sebebiyle birbirine karıştırılabilen “Mantar ve Uyuz”.
Muhabbet kuşlarında rastlanan mantar hastalığı, kızarıklık, pullanma ve tüylerin bitliymiş üzere gözükmesiyle kendini gösterir.
Uyuz rahatsızlığında ise Knemidocoptes isimli akarlar, kuşların ayaklarında ve gagalarında ortaya çıkar. Deri kıvrımlarına yerleşen bu parazitler, kızarık ve pullanmanın yanında derinin kalınlaşması ve çatlaması ile ayırt edilebilir.
Dostlarımızın sıhhati için sistemli takip ve müşahede, yapabileceğimiz en yeterli şeydir. Doğru ve birebir teşhise, sadece veteriner doktorların muayenesi doğrultusunda ulaşabileceğimizi hatırlatmak pek kıymetlidir.
Bilinenin bilakis pek hassas olan bu kafes hayvanlarının, çeşitli hastalıklara yakalanması bir çok kolay, uygunlaşması de bir o kadar şiddetli olabilir. Bu dostlarımızın uzun bir ömür sürmesi ve sıhhatlerini koruyabilmeleri için muhtaçlıkları olan ilgiyi göstermeli, onları her daim gözetim altında tutmalıyız.
Soğuk algınlığı, astım, ishal, bronşit üzere rahatsızlıklar yalnızca insanlara mahsus değil.
Muhabbet kuşları, hepimizin aşina olduğu ve daha evvel geçirdiği bu stil hastalıklara yakalanabilir. En sık görülen rahatsızlıklar içinde olan soğuk algınlığı, kuşların bulunduğu ortamın sıcak-soğuk istikrarının yanlışsız ayarlanamamasından kaynaklanır.
İnsanlar üzere vakit zaman kimi hususlara karşı alerjik tepki gösterebilmelerinin yanında, astım ve bronşit üzere çeşitli teneffüs yolu hastalıklarına maruz kalabilirler. Bu biçim rahatsızlıklarda ağzını daima açıp kapatan kuş, kuyruğunu daima olarak sallama eğilimindedir.
İshal durumunda ise beslenme programının bir daha düzenlenmesi gerekir. Yalnızca ince yem ve yulafla beslenmesi gereken kuşa, haşlanmış patatesle de destek yapılır. Pak su ve pak yem kullanması, bu hastalığın güzelleşme sürecinde pek değerli bir etken.
Ayrıca kuşlar, kanser ve tümör gibi hastalıklarla da savaşabilir.
Kuşların orta ara tüy değiştirdiğini biliyoruz fakat ya bu tüy dökümü hiç bitmiyorsa?
Muhabbet kuşlarının ve papağanların haftalarca hatta aylarca tüy dökmesine sebep olan Fransız tüy dökümü, çabucak hemen dünyaya yeni gelen yavruları tesiri altına alır.
Bu hastalık ölümcül değildir lakin ilerlediği takdirde kuşların uçmalarını engelleyecek hale gelebilir.
Yalnızca kuşlarda görülen bir hastalık çeşidi: Polyoma.
Genellikle genç kuşları tesiri altına alan ve ölümcül olma özelliği taşıyan Polyoma virüsü, papağanlarda da görülmekle bir arada yüklü olarak muhabbet kuşlarında rastlanır.
Virüse sahip bir kuştan başkasına geçen Polyoma’nın belirtileri; karında şişlik, kilo kaybı, kusma ve iştahsızlık formunda seyreder. Bu virüsten korunmanın en tesirli yolu aşıyken, virüse yakalanmış bir kuş için bilinen rastgele bir tedavi bulunmamakta.
Üreme, taşınma ya da arkadaşının mevti üzere gerilimli durumlara maruz kalan kuşlarda görülebilen “Pacheco hastalığı”.
Ağırlıklı olarak papağanlarda ortaya çıkabilen, uyuşukluk, titreme ve yeşil dışkı üzere semptomların varlığıyla anlaşılan bu rahatsızlık viral ve ölümcüldür. Stres altında kalan kuşlarda kendini gösteren Pacheco, çoklukla sümük ve dışkı ile bulaşır.
Erken teşhis pek değerlidir. Tedavi edilmediği takdirde kuşu tesiri altına alan bu virüs, böbreklerde kalıcı hasar bırakır.
Kuşunuzun sesinde bir kalınlaşma hissediyorsanız niçini Guatr olabilir.
Çoğu kuş tipinde görülebilen guatr, bilhassa muhabbet kuşlarında çoğunlukla rastlanır. Çeşitli beslenme kusurlarından kaynaklanabidiği üzere kuşların iyot tüketiminin yetersiz oluşuyla da ortaya çıkabilir.
Kuşlarda istikrar sorunu yaratan “Romatizma”.
Banyonun akabinde ıslak ya da nemli tüylerle geceyi geçiren kuşlarda yüklü olarak ortaya çıkabilen romatizma, kuşların tüneklerinde tutunamayıp düşmesine sebep olur. Düştükten daha sonra ayağa kalkamadıkları gözlemlenir, hatta yürümekte zorluk çekerler.
Kuşlardan insanlara bulaşan hastalıklar kategorisine giren Psittakoz, bir öteki ismiyle “Papağan Ateşi”.
Kuşlarda sık rastlanan rahatsızlıklardan olan papağan ateşi, çoklukla papağanlarda görülür. Nefes darlığı ve göz çapaklanması en yaygın belirtilerindendir.
Ayrıca grip ile benzerlik gösteren bu rahatsızlıkta kuş, hasta olduğundan haberdardır ve diğerlerine bulaşmasına mani olmak için insanlardan ve öbür canlılardan uzaklaşma eğilimindedir.
İnsanlara bulaşması durumunda ateşli zatürre üzere ağır bir gribal enfeksiyonla kendini gösterir. Papağan, kafesin bir köşesine çekilmesiyle dikkati çeker ve karantina altında güzelleşme sürecine hazırlanmalıdır.
Parazit içeren organizmaların sebep olduğu “Knemidocoptes Akarları”.
Bu organizmalar, hava yolu ile taşınarak muhabbet kuşlarının gaga ve bacaklarına bulaşır. Kuşlarda görülen pul pul dökülmeler ve küçük oyuklar bu hastalığın habercisi olabilir.
Bunun yanında kuşların bedeninde yaşayan iç parazitler de vakit zaman kimi hastalıklara davetiye çıkarabilir. Bu parazitlerin belirtileri halsizlik, iştah kaybı ve ishaldir.
Kuşunuz, kaşınmaktan tüylerini yolma derecesine getiriyorsa “Kırmızı Akar” isimli dış parazitlerin tesiri altında olması olasıdır.
Bir öteki parazitin sebep olduğu bu rahatsızlık, kuşların kanatlarının ortasında yaşar. Kırmızı Akarlardan muzdarip olan canlı, kaşıntısını hafifçeletmek için tüylerini yolmaya çalışır. Bu şekil rahatsızlıkların önüne geçmek için ise kuş ve kafes paklığına pek dikkat edilmelidir.
Kafes paklığına dikkati çeken öteki bir rahatsızlık ise “Giyardiya Kisti”.
Papağanlarda bir kistin sebep olduğu ve bir kuştan başkasına bulaşarak geçen Giyardiya, antibiyotik ile tedavisi mümkün bir hastalık. Kuşu bu hastalıktan korumanızın en tesirli yolu ise yaşadığı ortamın paklığını nizamlı olarak yapmak.
Muhabbet kuşlarının deri ve tüy sıhhatini tesiri altına alan “Ema Sendromu”.
Ema, kanatlarda morarma ve kabuklanmayla ortaya çıkar. Bu sendroma sahip kuşlarda kan izlerine rastlamak da mümkün.
Yemek yemeyi bırakan ve gerilimden tüylerini yolma eğiliminde olan bir kuşunuz var ise “depresyon” geçiriyor olabilir.
Dışarıdan gözlemlenebilen hastalıkların bilakis, depresyon içerden bir sebeple ortaya çıkar. Bu noktada kuş sahiplerine fazlaca iş düşüyor. Kuşunuzun kendini âlâ hissetmesi ve modunun yükselmesi için efor sarf etmezseniz, bu depresyon mevtle sonuçlanabilir.
Acil bir müdahale gerektiren “Çiçek hastalığı”.
Kuşların göz etrafı, gaga ve ayaklarında belirtileri görülen çiçek hastalığı, pek bulaşıcıdır. Gerekli olan tedavi süratli bir biçimde uygulanmazsa kuş, kısa mühlet ortasında ömrünü kaybedebilir.
“Kursak İltihabı”, bir öbür ölümcül hastalıklardan.
Muhabbet kuşlarını, yakalandıklarında bir çok tesiri altına alan kursak iltihabı, çeşitli zerzevat ve meyvelerdeki zirai ilaç kalıntıları sebebiyle ortaya çıkan bir hastalık.
Gaganın kirli görünümü, pembeleşmiş bir cilt ve iştah kaybı bu hastalığın belirtileri içinde. Kursak iltihabına yakalanan bir kuşun ortalama hayat müddeti ise 3-5 gün aralığında.
Dişi kuşların üreme organlarına saldıran “Kahverengi Hipertrofisi”.
Yaşlı ve dişi kuşlarda görülen bu hastalık, hormonal bir bozukluktur. Üreme organlarında tümör oluştuğunda ve bu hormonal değişiklikler gerçekleştiğinde, muhabbet kuşunun burun deliklerinin yer aldığı kısımdaki cere kısmının renk değiştirdiği görülür.
Belirtilerinin tıpkı olması sebebiyle birbirine karıştırılabilen “Mantar ve Uyuz”.
Muhabbet kuşlarında rastlanan mantar hastalığı, kızarıklık, pullanma ve tüylerin bitliymiş üzere gözükmesiyle kendini gösterir.
Uyuz rahatsızlığında ise Knemidocoptes isimli akarlar, kuşların ayaklarında ve gagalarında ortaya çıkar. Deri kıvrımlarına yerleşen bu parazitler, kızarık ve pullanmanın yanında derinin kalınlaşması ve çatlaması ile ayırt edilebilir.
Dostlarımızın sıhhati için sistemli takip ve müşahede, yapabileceğimiz en yeterli şeydir. Doğru ve birebir teşhise, sadece veteriner doktorların muayenesi doğrultusunda ulaşabileceğimizi hatırlatmak pek kıymetlidir.
- Kaynaklar: Candan Veteriner Kliniği, Avrasya Veteriner Kliniği, Dost (Hayvanları Müdafaa Derneği), Vet Class Veteriner Kliniği, Anatolia Pet, Miyhav